10 Aralık 2010 Cuma

ARALIK AYINDA DİKKAT EDİLECEK KONULAR

 
Vergi planlaması ve vergi takvimi açısından Aralık ayının ayrı bir önemi vardır. Bu ayda öteden beri mükellefiyeti devam edenlerin defter tasdiklerini yaptıracakları ay olması dışında aşağıda belirtilen hususları da göz önüne almalarında yarar vardır.

Yıl Sonu Sayımları (Envanter):

      Gerçek mali durumu net olarak görebilmek için işletmeler açısından yapılması gereken önemli işlemler bulunuyor. Bunlardan birisi envanter, sene sonunda işletmenin kâr-zarar durumunun ortaya çıkarılması ve bilançonun hazırlanması aşamasında yapılması gereken teknik bir çalışmadır. Envanter işlemi muhasebe kayıtlarıyla gerçek durum arasındaki farkın ortaya konmasını sağlar. Diğer bir ifadeyle sene içerisinde satılmış, kırılmış, bozulmuş olan bir mal veya ödenmiş olan bir borç kayıtlarda hâlâ mevcut ve ödenmemiş görünüyor olabilir. Bu durum ancak sene sonunda yapılacak fiili ve kaydi envanter ile ortaya çıkacaktır. Zaten VUK’ nun 186’ncı maddesinde belirtildiği gibi, şirketlerin, bilanço günündeki mevcutlarını, alacaklarını ve borçlarını saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etmek suretiyle döküm yapması kanun gereğidir.

Yazılı kayıtlar üzerinde yapılan çalışmalar neticesinde fiili envanterle olan farklılık sebepleri ve söz konusu farkın dayanağı bulunamıyorsa, mevcut yazılı kayıtlar fiili envantere göre düzeltilmelidir.

Envanter işleminden sadece stokların sayılması anlaşılmamalıdır. Bütün hesaplar için yapılması gereken envanter sonrasında ayrıntılı bir şekilde listeler, tablolar vs. düzenlenmelidir. Unutulmamalıdır ki işletmenin kârlılık durumunun doğru ve gerçekçi tespit edilmesi envanter ve değerleme işlemlerinin hatasız yapılmasına bağlıdır. Envanter yapılırken en azından aşağıdaki hususlara dikkat edilmesinde fayda var:

Fiili sayım; işletmenin yapısına göre her malı tasnif edip, her tür maldan kaç adet, kaç kilo, kaç metre olduğunun tespit edilerek envanter listesine alınması şeklinde yapılmalı. Listeler hazırlanırken malın işletme mülkiyetinde olup olmadığına bakılmalı. Yani satılmak üzere gönderilen fakat faturası düzenlenmemiş (konsinye) ve emanet mallarla satın alınıp kayıtlara yansıtılmış olduğu halde işletmeye henüz gelmemiş mallar envanter listesine dahil edilmeli. Öte yandan satılmış ve kayıtlara intikal ettirilmiş fakat henüz işletmeden çıkmamış mallarla emanet olarak işletmeye bırakılmış mallar envanter listesine dahil edilmemeli. Envanter neticesinde dönem başı stok + dönem içi alışlar = dönem içi satışlar + dönem sonu stok eşitliğinin sağlanması gerekiyor.

Kasa sayımı yapılmalı ve fiili durumla kaydi durum arasında fark bulunması halinde bu farkın sebebi araştırılarak gerekli düzeltme yapılmalıdır. Bu konuyla ilgili diğer bir önemli husus kasa bakiyesinin işletmenin büyüklüğüne ve iş hacmine göre yüksek kabul edilecek meblağda olmaması gerektiğidir. Birçok işletmede kasa hesabının günlük ihtiyaçları aşacak şekilde yüksek tutarda olduğu görülüyor. Bu gibi durumlarla karşılaşan inceleme elemanları bu kadar paranın kasada bulundurulamayacağını ve bu paraların işletme ortakları tarafından şahsi ihtiyaçlar için kullanıldığını kabul edecek, örtülü kazanç dağıtımı gerekçesiyle vergi ve ceza hesaplayacaklardır.

Kasadaki dövizler, alınan çekler, verilen çekler, bankalar, alıcılar, alacak senetleri, satıcılar, cari hesaplar, amortismanlar tek tek kontrol edilmeli ve ilişkili kişi veya kuruluşlarla (müşteri, satıcı, banka vs.) mümkünse yazılı olarak mutabakata varılmalıdır.

Bu yıl kullanılan defterlerin sene sonu itibarıyla yazdırılmasında fayda vardır. Bilgisayar ortamında tutulan bilgilerin silinme veya kaybolma riski unutulmamalıdır.

      Sermaye Artırımları:

Kurumlar Vergisi Kanunu 12 inci maddesi gereği Örtülü Sermaye varlığının tespiti aşamasında dönem başı Özkaynakları dikkate alınmaktadır. Bu sebeple şirketlerin Aralık ayı içersinde ilişkili kişiler ile Takibeden yıl içersinde yapacakları işlemleri ve Özkaynak durumlarını göz önüne alarak yapılması gerekiyorsa Sermaye Artırımlarını gerçekleştirerek tescil etmeleri yerinde olacaktır. 

Örtülü Kazanç Dağıtımına İlişkin İşlemler:

Yıl içerisinde ilişkili kişiler ile yaptığımız tüm işlemler gözden geçirilmeli Transfer Fiyatlaması dosyalarımız hazırlanmalıdır.

Eleştiriye konu olabilecek fiyat düzeyleri var ise dönem sonu ciro primleri, dönem sonu kar paylaşım faturaları ile fiyat düzeyleri eleştirilmeyecek düzeye çekilmelidir. 

İlişkili kişi;

Kurumların kendi ortakları, kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurum ile idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumları ifade eder. Ortakların eşleri, ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu ile üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları da ilişkili kişi sayılır. Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır.

3 yılı aşan Yenileme Fonları:

      3 yıl önce satılan sabit kıymetlerin oluşturduğu yenileme fonunun kullanımına ilişkin 31.12.tarihine kadar ya sabit kıymetler satın alınmalı ve onların amortisman giderlerinden bu fonlar düşülmelidir. Yeni sabit kıymetler alınmıyor ise ilgili fon gelir tablosu hesaplarına intikal ettirilmelidir. 

Sabit Kıymet Yatırımlar:

Ticari araç filolarını ve sabit kıymet yatırımlarını yenileme planları yapan şirketlerin 31.12.tarihine kadar alım yapmaları halinde bu yatırımlarda kıst amortisman uygulaması bulunmamasından dolayı tam amortisman ayrılacağından Cari yıl vergi planlamasında katkı sağlayacaktır. 

Şüpheli Alacaklar:

Tahsili güçleşen alacaklarımız var ise bu alacaklar tespit edilmeli bu yılın vergi hesaplamalarında düşebilmek için en geç 31.12. tarihine kadar dava konusu yapılmalıdır. 

KDV İşlemleri:

      Katma Değer Vergisi kanunu gereği yıl dönümü önemli bir kıstastır. Yeni yılda önceki yıla ilişkin fatura ve fatura yerine geçen belgelerin indirim konusu yapılması söz konusu değildir. Bu sebeple özellikle satış elamanlarının elinde bulunan müşterilere intikal ettirilmemiş fiyat farkı, vade farkı vb iptali söz konusu faturalar, satın alma servislerinde faturaya dönüşmemiş irsaliye ve hizmet alımları sıkı bir şekilde takip edilip ilgili kişi ve servisler önceden uyarılmalıdır. Kur farkı, faiz vb işlemlere ilişkin işlemler ivedilikle tamamlanmalı ve aralık ayı içersinde fatura edilmelidir. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder