4 Kasım 2011 Cuma

İhraç Kaydıyla Yapılan Teslim (11/C) ( Tecil – Terkin )


 

KDV uygulamalarında ön ihracat istisnası olmamakla beraber, KDV Kanunun 11/c maddesi ” İhraç edilmek şartıyla imalatçılar tarafından kendilerine teslim edilen mallara ait Katma Değer Vergisi, ihracatçılar tarafından ödenmez. Mükelleflerce tahsil edilmeyen ancak ilgili dönem beyannamesinde beyan edilecek olan bu vergi, vergi dairesince tarh ve tahakkuk ettirilerek tecil olunur…

… İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilecek Katma Değer Vergisi ihraç edilen mala ilişkin imalatçı satış bedeline göre hesaplanan vergiden imalatçı aleyhine matrahta meydana gelen değişikliğe ilişkin verginin düşülmesinden sonra kalan. Tutarından fazla olamaz”

Amir hükmü gereğince belirli koşullar altında ihraç edilmek üzere teslim edilen mallar için hesaplanan KDV ihracatçılar tarafından ödenmemekte ve tecil-terkin sistemine tabi olmaktadır.

Tecil edilecek vergi olmaması halinde de imalatçı açısından iade sistemi çalışmaktadır.

İhraç kayıtlı satışlarda öncelikle hesaplanan vergi tecil ve terkine konu edilir, tecil edilecek vergi olmaması halinde iade sistemi çalışmaktadır. İade sisteminde hesaplanan verginin esas alınması gerekmekle birlikte eğer yüklenilen verginin hesaplanan vergiden fazla olması halinde yüklenim farkı da iadeye konu edilebilmektedir.

İhraç kayıtlı teslimler dört şekilde gerçekleşmektedir;

(1) 27 seri nolu KDV genel tebliğinde tanımı yapıldığı üzere Sanayi siciline ve, Sanayi ve ticaret odaları veya esnaf ve sanatkârlar derneğine kayıtlı, sanayi belgesi almış ve sanayi sicil belgesinde yer alan üretim konusunda gerekli araç parkına sahip imalatçıların ihraç kayıtlı teslimleri,

Bu vasfa haiz imalatçıların sanayi sicil belgesinde yazılı mamul malları (Nihai malları)  ihracatçılara ihraç edilmek kaydıyla satması halinde ve ihracatçıların da bu malları nihai mal olarak üzerinde herhangi ek veya ilave veya herhangi ameliyeye tabi tutmadan olduğu gibi yasal süreler içinde ihraç etmeleri kaydıyla imalatçıların bu malların satışı nedeniyle hesapladıkları KDV ihracatçılar tarafından ödenmez ayrıca yasal defterlerine de indirilecek KDV olarak kaydedilmez sadece mal bedeli kaydedilir. İmalatçılar tarafından ise satışın yapıldığı tarihi kapsayan KDV dönemi beyannamesinde hesaplanan KDV olarak beyan edilirken, aynı KDV beyannamesinin10 sayılı tablosunda da satılan mal bedeli ve hesaplanan bu KDV tutarı tecil terkin ve iadeye konu edilir. Ancak terkin ve iade işlemi malların fiilen yurt dışı edildiği tarihten sonra gerçekleştirilir.

(2) Dış ticaret sermaye şirketlerine veya sektörel dış ticaret şirketlerine ihraç edilmek üzere yapılan teslimler (Satıcıların imalatçı olma şartı aranmaz)

Burada Dış Ticaret sermaye şirketleri veya sektörel dış ticaret şirketlerine ihraç edilmek üzere mal (nihai mamul) teslimi söz konusu olup ihraç kayıtlı satışı yapanın, 27 seri nolu KDV genel tebliğinde belirtilen şekilde imalatçı olup olmadığı gibi malların imalatçısı olup olmadığı da önemli değildir. Malları ihraç kayıtlı olarak tedarikçiler, al saçtılar da satabilir. İstisna uygulaması açısından sadece malların ihraç kayıtlı olarak bu şirketlere satılması ve süresinde ihraç edilmesi yeterlidir.

Satıcıların bu malların satışı nedeniyle hesapladıkları KDV ihracatçılar (DTSŞ/SDTŞ leri) tarafından ödenmez ayrıca yasal defterlerine de indirilecek KDV olarak kaydedilmez sadece mal bedeli kaydedilir. Satıcılar tarafından ise satışın yapıldığı tarihi kapsayan KDV dönemi beyannamesinde hesaplanan KDV olarak beyan edilirken, aynı KDV beyannamesinin10 sayılı tablosunda da satılan mal bedeli ve hesaplanan bu KDV tutarı tecil terkin ve iadeye konu edilir. Ancak terkin ve iade işlemi malların fiilen yurt dışı edildiği tarihten sonra gerçekleştirilir.

Öte yandan DTSŞ leri ihraç kayıtlı mal alımı için söz konusu malları ihraç etmeden önce vergi dairesine 27 seri nolu KDV genel tebliği ekinde yer alan taahhütnameyi vermek zorundadır.


(3) Özel finans kurumlarınca ihracatçılara yapılan teslimler,

Özel finans kurumlarınca ihracatçılara yapılan ihraç kayıtlı satışlarda da Mal satışını yapanın imalatçı veya tedarikçi olması önem arzetmez

Satıcıların bu malların satışı nedeniyle hesapladıkları KDV ihracatçılar (DTSŞ/SDTŞ leri) tarafından ödenmez ayrıca yasal defterlerine de indirilecek KDV olarak kaydedilmez sadece mal bedeli kaydedilir. Satıcılar tarafından ise satışın yapıldığı tarihi kapsayan KDV dönemi beyannamesinde hesaplanan KDV olarak beyan edilirken, aynı KDV beyannamesinin10 sayılı tablosunda da satılan mal bedeli ve hesaplanan bu KDV tutarı tecil terkin ve iadeye konu edilir. Ancak terkin ve iade işlemi malların fiilen yurt dışı edildiği tarihten sonra gerçekleştirilir.

(4) Dahilde işleme izin belgesi (DİİB) veya geçici kabul izin belgesi (GKİB) kapsamında temin edilen ham ve yardımcı maddeler kullanılarak üretilen malların ihraç kayıtlı teslimleri,

Dahilde işleme izin belgesi veya geçici kabul izin belgesi kapsamında yurt dışından temin edilen ham ve yardımcı maddeler kullanılarak üretilen malların tekrar ihraç edilmesinde ithalat sırasında belge sahibi imalatçılar (27 seri nolu tebliğde tanımı yapılan imalatçılar) gümrükte ithalde alınan KDV yi ödemezler bu vergi ertelenir. Bu maddeler kullanılarak üretilen malların ihraç edilmesinin belgelenmesinde de terkin edilir. Ayrıca bu belge sahibi imalatçıların bu ithal ettikleri ham ve yardımcı maddeyi kullanarak ürettikleri malları yurt içindeki ihracatçılara ihraç kayıtlı satışlarında da tecil terkin uygulanır bu kısım kendi bölümünde daha detaylı olarak anlatılmıştır.

DİİB veya GKİB sahibi imalatçıların bu malların satışı nedeniyle hesapladıkları KDV ihracatçılar tarafından ödenmez ayrıca yasal defterlerine de indirilecek KDV olarak kaydedilmez sadece mal bedeli kaydedilir. İmalatçılar tarafından ise satışın yapıldığı tarihi kapsayan KDV dönemi beyannamesinde hesaplanan KDV olarak beyan edilirken, aynı KDV beyannamesinin10 sayılı tablosunda da satılan mal bedeli ve hesaplanan bu KDV tutarı tecil terkin ve iadeye konu edilir. Ancak terkin ve iade işlemi malların fiilen yurt dışı edildiği tarihi izleyen üç ay içinde ihracatçıların bunu belgeleyen YMM tasdik raporu yaptırarak iki örnek raporunun imalatçılar vasıtasıyla Vergi Dairesine intikalinden sonra gerçekleştirilir.


ihraç kaydıyla teslim edilen malların;

* Nihai mal olması (aynen ihraç edilmesi)

* Teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 ay içinde ihraç edilmesi gerekmektedir.

KDV Kanununun 11/1-c maddesi uyarınca ihraç kaydıyla teslim edilen bir malın (teslim tarihini takip eden aybaşından itibaren 3 üncü ayın sonuna kadar) ihracatının gerçekleşmemesi halinde, ek süre ihracatçılar tarafından en geç 3 aylık sürenin sonundan itibaren 15 gün içinde ya bağlı oldukları vergi dairesine ya da ilgili vergi dairesi başkanlığı veya defterdarlığa verilecek bir dilekçe ile istenecektir. Bu süreden sonra yapılan veya ihracatçısı tarafından yapılmayan ek süre taleplerinin (mali tatile rastlasa dahi) değerlendirilmesi ve kabulü söz konusu değildir.

İhracatçı ek süre talebine ilişkin dilekçede mücbir sebep veya beklenmedik durumu belirtecek, bu dilekçeye yalnızca ihraç kaydıyla teslime ait faturanın bir örneğini ekleyecektir. Vergi dairesi başkanlığı veya defterdarlık mükelleflerden ek süre talebine neden gösterilen olay veya durumun tevsikine yönelik herhangi bir belge talep etmeyecektir.

Bu açıklamalardan anlaşılacağı üzere, vergi dairesi başkanlıkları ile defterdarlıklar kendilerine doğrudan ya da mükellefin bağlı olduğu vergi dairesi kanalıyla yapılan ek süre taleplerini öncelikle zamanında ve ilgili ihracatçı mükellef tarafından yapılıp yapılmadığı bakımından inceleyeceklerdir.

Ek süre verilmesinde mücbir sebebin varlığı Vergi Usul Kanununun 13 üncü maddesi hükmü esas alınarak belirlenecektir. İhracatçı mükellefin iradesi dışında ortaya çıkan, dolayısıyla ihracatın kanuni süresinde gerçekleşmesine engel teşkil eden ve mücbir sebep kabul edilmeyen haller ise beklenmedik durum sayılacaktır.

Bu çerçevede; ihracatın yapılacağı ülkedeki savaş hali/siyasal karışıklıklar, ekonomik belirsizlik ve durgunluk, yurt dışındaki alıcının sipariş ertelemesi/iptal etmesi, teslim programındaki değişiklikler, bedelin transferinde karşılaşılan aksaklık veya gecikmeler, akreditif süresinin dolması, ihraç edilecek malın tüketim mevsiminin geçmesi, uygun depolama koşullarına sahip olunmaması, ithalatçı ülke ile yaşanan siyasi veya ekonomik sorunlar, ihraç malının taşınmasında karşılaşılan sorunlar (gemilerin yükleme limanlarına gecikmeli yanaşması, taşıma aracı veya konteynır bulunamaması), milli tatiller, iklim koşulları, gümrüklerde yaşanan sorunlar (gümrüklerdeki araç yoğunluğu, gümrüklerde grev-iş yavaşlatma), resmi makamlardan ihracat için izin alınamaması gibi haller beklenmedik durumlar olarak değerlendirilecektir. Vergi dairesi başkanlıkları veya defterdarlıklar mücbir sebep veya beklenmedik durum sayılıp sayılamayacağı konusunda tereddüt ettikleri hususlar hakkında Gelir İdaresi Başkanlığından görüş isteyecektir.

KDV Kanununun 11/1-c maddesinde öngörülen ek süre üç ay ile sınırlıdır. Bu nedenle üç aydan az ek süre isteyen ve bu talebi kabul edilen mükellefler hariç olmak üzere, üç aylık ek süre içinde ihracatın gerçekleştirilememesi halinde ikinci bir ek sürenin verilmesine Kanunen imkan bulunmamaktadır. Üç aydan az ek süre isteyen mükelleflerin ise sonradan üç aya kadar olan dönem için ilave süre istemeleri mümkündür.

İhracat bu sürelerde gerçekleşmezse tecil edilen vergi gecikme zamlı olarak, gerçekleşmeme sebebi mücbir sebepten kaynaklanıyorsa tecil faizi uygulanmak suretiyle tahsil edilecektir. Vergi daha önceden tahakkuk etmiş olduğundan vergi zıyaı cezası uygulanamaz.

İhracatçılara mal teslim eden imalatçılara iade edilmesi gereken Katma Değer Vergisi ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra yapılır. İade veya tecil olunacak vergi miktarı mükellefin ilgili dönem beyannamesinde yer alan bilgiler mukayese edilmek suretiyle hesaplanır.

İhraç kaydıyla teslimi bulunan mükellefler, Tecil edilemeyen KDV lerini dilerlerse KDV 39 ve 98 sayılı genel tebliği hükümleri gereğince iade olarak değil indirim yoluyla giderebileceklerdir. Şöyle ki, İhraç kaydıyla teslim ve ihracatın aynı dönemde gerçekleşmesi ve iade olarak doğan verginin indirim yoluyla giderilmesinin tercih edilmesi halinde KDV beyannamesinin tablo 10 daki 90 ncı satıra İhracatın gerçekleştiği dönemde iade edilecek tecil edilemeyen KDV satırını doldurmadan buradaki iade edilecek vergiyi beyannamenin 33 ncü satırda (Bu döneme ait indirilecek KDV satırına) yazarak ve vergi dairelerine bilgi vererek indirim olarak kullanabilirler.

İhraç kayıtlı satış ile ihracat farklı dönemde gerçekleşmişse bu kez aynı bildirim ve beyan ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesinde yapılması gerekmektedir.

İmalatçının Tanımı


İhraç kayıtlı satışlar için 27 Seri No lu KDV Genel Tebliğinde ihraç kayıtlı satış yapabilecek imalatçının tanımı yapılmıştır bu tanım gereğince

- Sanayi siciline kayıtlı ve sanayi sicil belgesine haiz

- Sanayi odaları, Ticaret Odası veya Esnaf ve Sanatkarlar derneğine kayıtlı

- Sanayi Sicil belgesinde yer alan üretim konusunda yeterli araç parkına sahip olan imalatçıların ihraç kayıtlı satış yapabileceği belirtilmiştir. İmalat işinde en az 5 işçi çalıştırma şartı ise teknolojik gelişmelere paralel olarak zorunluluk kapsamı dışına çıkarılmıştır.


Dış Ticaret Sermaye Şirketi:

*-Ödenmiş sermayeleri ve ihtiyatları toplamı en az 20 bin TL olan,

*-Bir önceki takvim yılındaki gümrük beyannameleri bazında 100 milyon ABD doları veya eşdeğerli fiili ihracat yapmış olan Anonim Şirketler FOB 75 milyon ABD doları veya eşdeğeri fiili ihracat yapan ve bu tutarın en az %50 sinin aynı mal gurubunda yapan Anonim Şirketlere verilecek bir unvan olup bu unvan Dış Ticaret Müsteşarlığınca verilmektedir.

Dış ticaret sermaye şirketlerinin bazı avantajları vardır bunlar;

* KDV iadelerinde teminat kolaylığı,

* Dahilde İşleme Rejiminde teminat kolaylığı,

* Eximbank TL. ve döviz kredilerinde indirimli faiz uygulaması, kredi temininde indirimli teminat kolaylığı,

* ihracatta bazı devlet yardımlarından yararlanma ve

* Onaylanmış Kişi Statüsü edinmek yoluyla, gümrük işlemlerinde sürat ve kolaylıktır.

Sektörel Dış Ticaret Şirketi:

*-1–200 arası işçi istihdam eden,

*-Aynı üretim dalında faaliyette bulunan asgari 10 küçük ve orta büyüklükteki (kalkınmada öncelikli yörelerde 5) şirketin bir araya gelmesiyle, En az 10 bin TL ödenmiş sermayeli (kalkınmada öncelikli yörelerde 5 bin) Anonim Şirketler olarak kurulan,

*-Şirketlerin hiçbirinin ortağının sermaye payı toplam şirket sermayesinin %10 (kalkınmada öncelikli yörelerde %20) dan fazla olmayan,

*-Hisse senetlerinin tamamının nama yazılı olması ve nakit karşılığı çıkarılmış olan Anonim Şirketlere Dış Ticaret Müsteşarlığınca verilen unvandır.

*-186 sayılı Tarım Satış Kooperatiflerinin ve birliklerinin Anonim Şirket şeklinde ve en az 10 bin TL ödenmiş sermayeli olması gerekmekle birlikte

Bu unvanın Dış Ticaret Müsteşarlığından almış olmaları gerekmektedir.

SDŞ modeli ihracat örgütlenmelerinin başlıca avantajları

*-Herhangi bir KOBİ ihracat faaliyetleri için sabit ve değişken maliyetleri üstlenmek durumundadır. SDŞ´ler bu yükümlülükleri üstlenerek aynı anda birçok KOBİ´nin ihracat maliyetlerini indirmektedir

*-Gümrük ve ihracat mevzuatlarının SDŞ´ler için sunduğu "dahilde işleme rejimi kapsamında gümrük muafiyetli İthalat, Exımbank Kredileri, devlet yardımları, KDV iadesinde sağlanan kolaylık" gibi teşvik ve destekler mevcuttur.

*-SDŞ´ler sayesinde, KOBİ´ler tek başlarına ihracat yapmaları halinde karşılaşacakları kimi teknik ve bürokratik zorluklardan kurtulabilmektedirler. Bu sayede KOBİ´ler enerjilerini bu konular için harcamadan, doğrudan pazarlama ve rekabete aktarmaları mümkün olmaktadır.

*-KOBİ´lerin SDŞ modeli bünyesinde ihracat faaliyetlerine girmeleri, ihracat mevzuatı konusunda profesyonelleşmiş uzman kadrolar sayesinde, gümrükleme, nakliye, sigorta gibi faaliyetlerin daha etkin olarak gerçekleştirilmesini sağlamaktadır. Ayrıca her KOBİ´nin uzman bir dış ticaret çalışanı bulması ve istihdam etmesi mümkün olmayacağı için, KOBİ´lerin tek bir çatı altında bu faaliyetleri yürüten kadrolar istihdam etmesi verimlilik açısından da büyük avantaj sağlamaktadır.

*-SDŞ´ler sadece üye firmaların ihracat işlemlerini üstlenmek ve onları bu işlemlerin getireceği yükümlülüklerden kurtarmakla kalmaz, üye firmalar için yurtdışında yeni rekabet ve pazar alanları bulmaya yardımcı olur, uluslararası fuar ve etkinliklerde onlar adına tanıtım faaliyetlerine girer, bu işlerin takibini üstlenir.

*-SDŞ´ler hem üyeliği bulunan grubun diğer şirketleri ile bu şirketlerin kurduğu başka ortaklıkların ihracatına (aynı sektörde faaliyette bulunmak şartıyla) aracılık edebilir hem de aynı sektörde faaliyette bulunan ama SDŞ´ye ortak olmayan KOBİ´lerin ihracatına da aracılık yapabilirler. Bu aracılık "Aracılık sözleşmesi" ile düzenlenir. Aracılık sözleşmesiyle SDŞ´ler aracılık ettikleri üyesi olan üretici şirketler ile üyesi olmayan şirketler arasında aracılık üstlenirler. Örneğin, üretici olmayan şirketler de, ihraç edilmek amacıyla üretici firma gibi SDŞ´ye mal satabilirler.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder