9 Mart 2011 Çarşamba

Geçici 67 inci madde kapsamındaki kazançların vergilendirilmesi



 

Gelir Vergisi Kanununa 5281 sayılı Kanunun 30 uncu maddesiyle eklenen Geçici 67 inci maddede, menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel finans kurumlarından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik düzenlemelere yer verilmiştir.

Söz konusu düzenleme 01.01.2006- 31.12.2015 tarihleri arasında uygulanacaktır.


Tevkifata tabi Gelirler

• Hisse senedi alım-satım kazançları,

• Devlet tahvili ve Hazine bonoları faiz gelirleri ve alım-satım kazançları,

• Özel sektör tahvil ve bonoları faiz gelirleri ve alım-satım kazançları,

• Mevduat faizleri,

• Repo gelirleri,

• Özel finans kurumları gelirleri,

• Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen gelirler,

• Menkul kıymet ve vadeli işlem ve opsiyon piyasalarında işlem gören diğer menkul kıymetlerin gelirleri,

• Hazine veya diğer kamu tüzel kişiliklerince çıkarılan menkul kıymetlerin faiz gelirleri ve alım-satım kazançları.

• Menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının ödünç işlemlerinden sağlanan gelirler,

tevkifata tabi olacaktır.


Tevkifata tabi olmayan gelirler

• Hisse senedi kar payları,

• Hazine tarafından yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerin (Eurobond) alım- satımı, itfası sırasında elde edilen getirileri ve bunların dönemsel getirilerinin tahsili,

• Tam mükellef kurumlara ait olup, İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetlerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler,

• Sürekli olarak portföyünün en az %51’i İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler,

• Tam mükellef kurumlar tarafından yurt dışında ihraç edilen tahvillerden elde edilen faiz gelirleri,

tevkifat kapsamında olmayacaktır.


Hisse senedi kazançları

Kar Paylarının Vergilendirilmesi

Hisse senedi kar payları Geçici 67 inci madde kapsamı dışında olduğundan tevkifata tabi değildir.

Gelir Vergisi Kanununun 22 inci maddesi hükmü uyarınca, elde edilen kar payının yarısı gelir vergisinden istisna olup, kalan tutarın aynı Kanunun 86 ıncı maddesinde belirtilen beyan haddini aşması halinde (2010 yılı için 22.000 TL) beyan edilecektir. Beyan edilen tutar üzerinden hesaplanan gelir ver Alım-Satım Kazançlarının Vergilendirilmesi

Hisse senetleri alım-satım kazançları Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabidir. Ancak, 27.10.2008 tarih ve 2008/14272 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tam mükellef gerçek kişi ve kurumlar tarafından Geçici 67 inci madde kapsamında hisse senetlerine (menkul kıymetler yatırım ortaklıkları hisse senetleri hariç) ilişkin olarak elde edilen kazançlar için uygulanacak tevkifat oranı %0 olarak tespit edilmiş olduğundan, söz konusu Kararnamenin yürürlük tarihi olan 14.11.2008 tarihinden itibaren elde edilen hisse senedi alım- satım kazançları üzerinden % 0 oranında tevkifat yapılmaktadır.

30.09.2010 tarih ve 27715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27.09.2010 tarih ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca dar mükellef gerçek kişilerce elde edilen söz konusu hisse senedi alım-satım kazançları da 1.10.2010 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere %0 oranında tevkifata tabi tutulmaktadır.

Ayrıca, tam mükellef kurumlara ait olup, İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören ve bir yıldan fazla süreyle elde tutulan hisse senetlerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler tevkifata tabi olmayacağı gibi bu gelirler için Gelir Vergisi Kanununun Mükerrer 80 inci maddesi de uygulanmayacağından değer artış kazancı olarak yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmesi de söz konusu değildir.

01.01.2006 Tarihinden İtibaren İktisap Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden itibaren iktisap edilen hisse senetlerinin alım-satım kazançları Geçici 67 nci madde hükümleri çerçevesinde tevkifata tabidir. Gerçek kişilerin tevkifata tabi hisse senedi alım-satım kazançlarına uygulanan % 15’lik tevkifat oranı, 22.07.2006 tarihli ve 2006/ 10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla tam mükellefler için önce % 10’ a, 27.10.2008 tarih ve 2008/ 14272 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile de % 0’ a indirilmiş, 27.06.2006 tarihli ve 5527 sayılı Kanunla da dar mükellefler için % 0 olarak belirlenmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesinin 15.10.2009 tarihli Esas No:2006/119 ve Karar No:2009/145 sayılı İptal Kararı ile dar mükellef yatırımcıların Geçici 67 nci madde kapsamında menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde ettikleri gelirlere %0’lık tevkifat oranı uygulamasına son verilmiş olup; konuya ilişkin olarak 30.09.2010 tarih ve 27715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27.09.2010 tarih ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca söz konusu oran tüm tam ve dar mükellef gerçek kişiler için %0 olarak belirlenmiştir. Söz konusu gelirler için yıllık veya münferit beyanname verilmeyecektir.

01.01.2006 Tarihinden Önce İktisap Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden önce iktisap edilen hisse senetleri alım-satım kazançları için Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifat yapılması söz konusu değildir. Bu gelirler 31.12.2005 tarihinde geçerli olan mevzuat hükümlerine göre vergilendirilecek olup, maliyet bedeli endekslemesi ve istisna uygulamasından sonra kalan tutar ne olursa olsun beyan edilecektir.


Devlet Tahvili ve Hazine Bonoları faiz gelirleri ve alım-satım kazançları

Devlet tahvili ve Hazine bonoları faiz gelirleri ve alım-satım kazançları Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabidir.

Ancak, yurt dışında ihraç edilen menkul kıymetlerden (Eurobond) elde edilen faiz gelirleri ve alım-satım kazançları ihraç tarihi ne olursa olsun Geçici 67 nci madde kapsamında tevkifat uygulaması dışında olduğundan, Eurobond faiz gelirleri 2010 yılına ilişkin beyan haddinin aşılması halinde beyan edilecektir. Alım-satım kazancında ise maliyet bedeli endekslemesi ve istisna uygulaması sonucu kalan tutar ne olursa olsun beyan edilecektir. Dar mükellefiyete tabi olanların ise, Eurobondlardan elde ettikleri gelirler için beyanname vermeleri söz konusu değildir.

01/01/2006 Tarihinden İtibaren İhraç Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden itibaren ihraç edilecek olan Devlet tahvili ve Hazine bonolarından elde edilecek olan faiz gelirleri ile bunların alım-satım kazançları üzerinden yapılmakta olan % 15’lik tevkifat oranı, 22.07.2006 tarihli ve 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla tam mükellefler için % 10, 27.06.2006 tarihli ve 5527 sayılı Kanunla dar mükellefler için %0 olarak belirlenmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesinin 15.10.2009 tarihli Esas No:2006/119 ve Karar No:2009/145 sayılı İptal Kararı ile dar mükellef yatırımcıların Geçici 67 inci madde kapsamında menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde ettikleri gelirlere %0’lık tevkifat oranı uygulamasına son verilmiş olup; konuya ilişkin olarak 30.09.2010 tarih ve 27715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27.09.2010 tarih ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca söz konusu oran, söz konusu Bakanlar Kurulu Kararının yürürlük tarihi olan 1.10.2010 tarihinden itibaren tam ve dar mükellef gerçek kişiler için %10 olarak belirlenmiştir.

01.01.2006 Tarihinden Önce İhraç Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen Devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirleri ile alım-satım kazançları Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabi olmayacaktır.

Bu gelirlerin vergilendirilmesi 31.12.2005 tarihinde geçerli olan mevzuat hükümlerine göre yapılacaktır. Dolayısıyla, söz konusu tahvil ve bonoların ihraç tarihi ile Türk Lirası cinsinden ihraç edilip edilmediğine bağlı olarak indirim oranı uygulanacaktır.

   
Özel sektör Tahvil Gelirleri (Faiz gelirleri ve alım satım kazançları)

Özel sektör tahviline ilişkin faiz gelirleriyle alım-satım kazançları Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabidir.

01.01.2006 Tarihinden İtibaren İhraç Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden itibaren yurt içinde ihraç edilen özel sektör tahvil/bono faiz gelirleri ve alım-satım kazançları aynen Devlet tahvili/Hazine bonosu gelirleri gibi vergilendirilmektedir.

01.01.2006 Tarihinden Önce İhraç Edilenlerin Vergilendirilmesi

01.01.2006 tarihinden önce ihraç edilen özel sektör tahvil/bono faiz gelirleri ve alım-satım kazançları aynen Devlet tahvili/Hazine bonosu gelirleri gibi vergilendirilmektedir.

Ancak, tam mükellef kurumlar tarafından yurt dışında ihraç edilen tahviller ise, Gelir Vergisi Kanununun 75 inci maddesinin ikinci fıkrasının (5) numaralı bendinde yazılı menkul sermaye iratları arasında tanımlanmış olmakla birlikte bahse konu tahviller Geçici 67 inci madde kapsamına giren menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı sayılmadığından, Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabi değillerdir.

Bu çerçevede, tam mükellef kurumlar tarafından yurt dışında ihraç edilen tahvillerden elde edilen faiz gelirlerinin vergilendirilmesinde, 2010/1182 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile tespit edilen vade ve oranlar dikkate alınmak suretiyle Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi uyarınca tevkifat yapılacaktır.

Mevduat Faizleri

01.01.2006 tarihinden itibaren yabancı para/ Türk lirası mevduat hesaplarından elde edilen faiz gelirleri, söz konusu mevduat hesabı hangi tarihte açılmış olursa olsun, % 15 oranında tevkifata tabi olup, bu gelirler için yıllık beyanname verilmeyecektir. Tevkifat uygulamasında gelir sahibinin gerçek/tüzel kişi ya da tam/dar mükellef olmasının veya elde edilen gelirin vergiden istisna olup olmamasının önemi bulunmamaktadır.

Repo Gelirleri

01.01.2006 tarihinden itibaren vadesi dolan repo (Her nevi tahvil ve Hazine Bonoları ile Toplu Konut İdaresi, Kamu Ortaklığı İdaresi ve Özelleştirme İdaresince çıkarılan menkul kıymetlerin geri alım veya satım taahhüdü ile iktisap edilmesi veya elden çıkarılması) işlemlerinden elde edilenler de dahil olmak üzere, 01.01.2006 tarihinden itibaren yapılan repo işlemlerinden elde edilen gelirler % 15 oranında tevkifata tabi olup, bu gelirler için yıllık beyanname verilmeyecektir. Tevkifat uygulamasında gelir sahibinin gerçek/tüzel kişi ya da tam/dar mükellef olmasının veya elde edilen gelirin vergiden istisna olup olmamasının önemi bulunmamaktadır.

Özel Finans Kurumlarından elde edilen gelirler

01.01.2006 tarihinden itibaren faizsiz olarak kredi verenlere ödenen kar payları ile kar ve zarar ortaklığı belgesi karşılığı ödenen kar payları ve özel finans kurumlarınca kar ve zarara katılma hesabı karşılığında ödenen kar payları % 15 oranında tevkifata tabi olup, bu gelirler için yıllık beyanname verilmeyecektir. Tevkifat uygulamasında gelir sahibinin gerçek/tüzel kişi ya da tam/dar mükellef olmasının veya elde edilen gelirin vergiden istisna olup olmamasının önemi bulunmamaktadır.

Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmelerinden elde edilen gelirler

Geçici 67 inci maddenin (14) numaralı fıkrasına göre, bankaların ve aracı kurumların taraf olduğu veya bunlar aracılığıyla yapılan; belirli bir vadede, önceden belirlenen fiyat, miktar ve nitelikte ekonomik veya finansal göstergeye dayalı olarak düzenlenenler de dahil olmak üzere, para veya sermaye piyasası aracını, malı, kıymetli madeni ve dövizi alma, satma, değiştirme hak ve/veya yükümlülüğünü veren vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri Geçici 67 inci madde uygulamasında diğer sermaye piyasası aracı addolunacaktır.

Dolayısıyla, bankalar veya aracı kurumlar, bu nitelikte bir işlem yapmaları halinde; vadeli işlem veya opsiyon sözleşmesinin hükmünden yararlanıldığı anda, sözleşmeye baz alınan kıymetin piyasa fiyatına göre oluşan değeri ile işlem fiyatına göre oluşan değeri arasındaki fark üzerinden sözleşmenin sona erdiği tarih itibarıyla tevkifat yapacaklardır.

Ancak, 5615 sayılı Kanunun 10 uncu maddesiyle yapılan düzenleme ile, Türkiye’de kurulu vadeli işlem ve opsiyon borsalarında 2008 yılı sonuna kadar yapılan işlemlerden elde edilen kazançlar için tevkifat oranı %0 olarak uygulanacak olup, söz konusu sözleşmelerin vadesinin 2009 ve sonraki yıllara sarkması durumunda da bu sözleşmelerden doğan kazançlar üzerinden %0 oranında tevkifat yapılacaktır.

Diğer taraftan, 12.01.2009 tarihli ve 2009/14580 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile 01.01.2009 tarihinden itibaren Türkiye’de kurulu vadeli işlem ve opsiyon borsalarında hisse senedi veya hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri için geçerli oran % 0 olarak belirlenmiş olduğundan, tam mükelleflerce 01/01/2009 tarihinden itibaren yapılan söz konusu işlemlerden elde edilen gelirlere % 10 yerine % 0’ lık tevkifat oranı uygulanmakta olup, 30.09.2010 tarih ve 27715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27.09.2010 tarih ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca da 1/10/2010 tarihinden itibaren tüm tam ve dar mükellef gerçek kişilerin söz konusu işlemlerden elde ettikleri gelirler %0 oranında tevkifata tabi tutulmaktadır.

Dolayısıyla, hisse senedi ve hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılanlar dışında kalan sözleşmelerden dar ve tam mükellef gerçek kişilerce elde edilen gelirler üzerinden 2006/10731 sayılı ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararları gereğince % 10 oranında tevkifat yapılacaktır.


Menkul kıymetler yatırım fonları ile Menkul kıymetler yatırım ortaklıklarından elde edilen gelirler

5527 sayılı Kanunla Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 inci maddesinin (8) numaralı fıkrasında yapılan değişiklikle, Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonları ile menkul kıymetler yatırım ortaklıklarının kurumlar vergisinden istisna edilmiş olan portföy kazançları üzerinden yapılacak tevkifat uygulamasına borsa yatırım fonları, konut finansman fonları ve varlık finansman fonları da dahil edilmiştir.

Buna göre, Sermaye Piyasası Kanununa göre kurulan menkul kıymetler yatırım fonları (borsa yatırım fonları ile konut finansmanı fonları ve varlık finansmanı fonları dahil ) ile menkul kıymetler yatırım ortaklıklarının portföy işletmeciliği kazançları üzerinden;

1 ) Borsa yatırım fonları ile konut finansman fonları ve varlık finansman fonları için %0,

2) Yukarıdaki bentte sayılanlar dışında kalanlar için 1 Ekim 2006 tarihine kadar uygulanmak üzere % 10, 1 Ekim 2006 tarihinden itibaren uygulanmak üzere %0,

oranında tevkifat yapılacaktır.

Yatırım Fonu Katılma Belgeleri ile Yatırım Ortaklıklarından elde edilen gelirler 01.10.2006 tarihine kadar Fon/Ortaklık bünyesinde vergilendirildiğinden, katılımcı bazında vergileme söz konusu değildir. Dolayısıyla, katılımcı bazında vergilendirmeye 01.10.2006 tarihinden itibaren başlanılmış olup, uygulanacak tevkifat oranı ise 5527 sayılı Kanun ve 22.07.2006 tarihli ve 2006/10731 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla tam mükellefler için % 10, dar mükellefler için %0 olarak belirlenmiştir. Ancak Anayasa Mahkemesinin 15.10.2009 tarihli Esas No:2006/119 ve Karar No:2009/145 sayılı İptal Kararı ile dar mükellef yatırımcıların Geçici 67 inci madde kapsamında menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarından elde ettikleri gelirlere %0’lık tevkifat oranı uygulamasına son verilmiş olup; konuya ilişkin olarak 30.09.2010 tarih ve 27715 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 27.09.2010 tarih ve 2010/926 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca söz konusu oran, söz konusu Bakanlar Kurulu Kararının yürürlük tarihi olan 01.10.2010 tarihinden itibaren tam ve dar mükellef gerçek kişiler için %10 olarak belirlenmiştir.

01.10.2006 tarihinden itibaren yapılacak % 10’luk tevkifat uygulamasında, yatırımcıların bu tarihten önce iktisap ettikleri yatırım fonları katılma belgeleri için; Eylül ayının son işlem gününde ilgili yatırım fonu katılma belgesinin kapanış fiyatı, yatırım ortaklığı hisse senetleri için ise; bu hisse senetlerinin Eylül ayının son işlem gününde borsada oluşan ağırlıklı ortalama fiyatı, alış maliyeti olarak dikkate alınacaktır.

Sürekli olarak portföyünün en az %51’i İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasından elde edilen gelirler, tevkifat kapsamında olmayacaktır.

Menkul kıymetler yatırım fonlarının ilgili olduğu fona iadesi ve menkul kıymetler yatırım ortaklıkları hisse senetleri alım-satımından elde edilen gelirler için de yıllık beyanname verilmeyecektir.

Geçici 67 inci madde kapsamındaki kazançların ticari faaliyet kapsamında elde edilmesi

Geçici 67 inci madde kapsamında tevkifata tabi tutulan gelirlerin ticari faaliyet kapsamında elde edilmesi durumunda bu gelirler ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirileceğinden ticari kazançlarla ilgili olarak verilen beyannameye dahil edilecektir.

Beyan edilen gelir üzerinden hesaplanan gelir vergisinden Geçici 67 inci madde hükmü çerçevesinde tevkif edilen vergiler mahsup edilecektir. Mahsup sonrası kalan bir tutarın bulunması halinde bu tutar genel hükümler çerçevesinde red ve iade edilecektir.

Dar mükellef gerçek kişilerin geçici 67 inci madde kapsamında yapacakları işlemler

Türkiye’de yerleşmiş olmayan gerçek kişiler vergi mevzuatımızda dar mükellef olarak kabul edilmekte olup, sadece Türkiye içinde elde ettikleri kazanç ve iratlar üzerinden vergilendirilmektedirler.
Dar mükelleflerin 2010 takvim yılı içinde Geçici 67 inci madde kapsamında elde ettikleri gelirlerin vergilendirilmesi bu rehberin ilgili bölümlerinde açıklandığı şekilde yapılacaktır.

Dar mükellef kişilerin, Geçici 67 inci madde kapsamında Türkiye’deki finansal araçlara kendileri veya yurt dışındaki portföy yönetim şirketleri vasıtasıyla yatırım yapabilmeleri ve çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerinden yararlanabilmeleri için vergi kimlik numarası almaları gerekmektedir.

Vergi kimlik numarası alınabilmesi için dar mükellef gerçek kişilerin pasaportlarının noter onaylı bir örneği ya da vergi dairesi yetkililerince onaylanmak üzere, aslı ve fotokopisini, dar mükellef kurumların ise kendi ülkelerinde geçerli kuruluş belgesinin Türkiye’nin o ülkede bulunan temsilciliğince onaylı Türkçe bir örneğini veya yabancı dilde onaylı kuruluş belgesinin tercüme bürolarınca tercüme edilmiş Türkçe bir örneğini ilgili vergi dairesine ibraz etmeleri gerekmektedir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları için nüfus cüzdanının ibrazı yeterli olacaktır.

Ayrıca, bankalar ve aracı kurumlar ile saklamacı kuruluşlar kendilerine işlem yapmak için müracaat eden ancak vergi kimlik numarası ibraz edemeyen yabancı müşterileri için, 07.11.2003 tarih ve 48244 sayılı Genel Yazımız ekinde bulunan “Yabancılar İçin Vergi Kimlik Numarası Talep Formu”nu doldurmak suretiyle toplu olarak vergi kimlik numarası alabileceklerdir.

Bankalar ve aracı kurumların bu şekilde toplu olarak vergi kimlik numarası alabilmeleri için, dar mükellef gerçek kişi ve kurumlarca vergi dairesine sunulması gereken bu belgeleri, “Yabancılar İçin Vergi Kimlik Numarası Talep Formu”na ekleyerek İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Boğaziçi Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne göndermeleri gerekmektedir.

Dar mükellef kişilerin, Geçici 67 inci madde kapsamında Türkiye’deki finansal araçlara şahsi olarak veya yurt dışındaki portföy yönetim şirketleri vasıtasıyla yatırım yapabilmeleri için vergi kimlik numarası almalarının yanı sıra, çifte vergilendirmeyi önleme anlaşmaları hükümlerinden yararlanabilmeleri için ilgili ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenerek imzalanmış mukimlik belgesinin aslının ve tercüme edilmiş örneğinin, banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla veya doğrudan ilgili vergi dairesine (Boğaziçi Vergi Dairesi) ibraz edilmesi gerekmektedir.

Bir takvim yılına ilişkin mukimlik belgesi izleyen yılın dördüncü ayına kadar geçerli olup, söz konusu belge her yıl yenilenecektir.

İhtiyari beyan nedir. Nereye, nasıl ve ne zaman yapılacaktır.

Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 inci maddesi kapsamında tevkifata tabi tutulan ve yıllık veya münferit beyanname ile beyan edilmeyeceği belirtilen menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılmasından doğan kazançlar için dar mükellefler de dahil olmak üzere takvim yılı itibarıyla yıllık beyanname verilebilecektir.

Bu gelirlerin beyanı 269 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği ekinde yer alan “Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67/11 inci Maddesine Göre İhtiyari Beyanda Bulunan Mükellefler İçin” düzenlenen yıllık gelir vergisi beyannamesiyle, izleyen yılın Mart ayının başından yirmi beşinci günü akşamına kadar yapılacaktır.

Geçici 67 inci madde kapsamında tevkif edilen vergilerin mahsup ve iadesine imkan sağlayan bu beyan ihtiyari bir beyan olup, bu imkandan yararlanılabilmesi için ihtiyari beyanın kanuni süresinde yapılması gerekmektedir. Süresi geçtikten sonra yapılan ihtiyari beyanlara dayanılarak işlem yapılması mümkün değildir.

İhtiyari beyan, tam mükelleflerce ikametgahlarının bulunduğu yer vergi dairesine, öteden beri mükellef olanlar için ise bağlı oldukları vergi dairesine yapılacaktır.

Dar mükellefler ise ihtiyari beyanlarını İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Boğaziçi Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yapacaklardır.

Söz konusu beyan sadece menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının alım-satımına ilişkin olarak yapılacak olup, faiz ve itfa gelirlerinin beyanı söz konusu değildir. Alım- satım işlemlerine ilişkin olarak beyan edilecek kazançlara Gelir Vergisi Kanununun 103 üncü maddesinde yer alan artan oranlı vergi tarifesi değil % 15’lik tek oran uygulanacak olup, söz konusu oran 5527 sayılı Kanunla 23.07.2006 tarihinden geçerli olmak üzere % 10’a indirilmiştir. Ayrıca, 1411/2008 tarihinden itibaren elde edilen hisse senedi alım-satım kazançlarının dahil edildiği ihtiyari beyannamede, bu gelirlere ilişkin tevkifat oranı 27/10/2008 tarih ve 2008/ 14272 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereği % 0 olarak; 12/01/2009 tarih ve 2009/14580 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı gereğince ise, hisse senetlerine ve hisse senedi endekslerine dayalı olarak yapılan vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri dahil olmak üzere hisse senetlerinden ( menkul kıymetler yatırım ortaklıkları hisse senetleri hariç) elde edilen kazançlar için %0 olarak uygulanmaktadır.

Konuyla ilgili detaylı açıklamalar 269 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yer almaktadır.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder